- bezeme
- bedenin bazı bölümlerinde oluşan kırmızı kabarcıklar
Beypazari ağzindan sözcükler. 2010.
Beypazari ağzindan sözcükler. 2010.
bezeme — is. 1) Süsleme, tezyin 2) Süs, süsleyen şey Birleşik Sözler girişik bezeme … Çağatay Osmanlı Sözlük
bežemė — bežẽmis1, bežẽmė1 bdv. Bežẽmiai valstiẽčiai … Bendrinės lietuvių kalbos žodyno antraštynas
bežemė — bežẽmis2, bežẽmė2 dkt. Aprū̃pinti žemè bežemiùs ir mažažemiùs … Bendrinės lietuvių kalbos žodyno antraštynas
girişik bezeme — is., mim. Kıvrılarak birbirinin içine geçerek uzayıp giden, yapraklı dalları andıran geometrik görünüşte birtakım biçimlerden oluşmuş bezeme çizgileri, girift tezyinat, arabesk … Çağatay Osmanlı Sözlük
arabesk — is., Fr. arabesque 1) Arap müziğini andıran, genellikle karamsarlığı konu edinen bir müzik türü 2) mim. Girişik bezeme Kelimelerden birtakım arabeskler yapıyor. Bizim bütün Divan edebiyatımız işte hep bu arabeskler, bu minyatürlerdir. Y. K.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bezemeci — is. Bezeme yapan oymacı veya nakkaş … Çağatay Osmanlı Sözlük
bezenmek — nsz Bezeme işine konu olmak, süslenmek Yüzlerce sene vakıflarla bezenecek olan İstanbul da fetihten sonra, millî mimar, yeni bir merhaleye girmişti. Y. K. Beyatlı Birleşik Sözler özene bezene … Çağatay Osmanlı Sözlük
bezetmek — i Bezeme yaptırmak, süsletmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
bezeyiş — is. Bezeme işi veya biçimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
girişik — sf., ği Birbirinin içine girmiş, karışmış olan, girift Birleşik Sözler girişik bezeme girişik cümle girişik tamlama girişik tümce … Çağatay Osmanlı Sözlük