- baldırı çıplak
- malı mülkü olmayan açık giyinen
Beypazari ağzindan sözcükler. 2010.
Beypazari ağzindan sözcükler. 2010.
baldırı çıplak — sf., ğı Ayak takımından, işsiz, serseri (kimse) Tanıdıkları hep sefiller, ümmiler, ipten kazıktan kurtulmuş baldırı çıplaklardı. Ö. Seyfettin … Çağatay Osmanlı Sözlük
çıplak — sf., ğı 1) Üstünde bulunması gereken giysi, örtü vb. bulunmayan, üryan, nü, cıbıl, cıbıldak Kız, çıplak tabanlarını bozuk yolda şaplata şaplata köyün içerisine doğru uzaklaştı. E. E. Talu 2) Saçsız (baş) 3) Üzerinde yeşillik olmayan (arazi)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
baldırı çıplaklık — is., ğı Baldırı çıplak olma durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
Meyhane — A meyhane is a traditional restaurant or bar in historical Iran, Turkey and Balkans region. The word of meyhane comes from persian and the meaning is the place where people drink wine. Meyhane is composed of two Persian words: mey (wine) and hane … Wikipedia
baldır — is. 1) Bacağın dizden ayak bileğine kadar olan bölümü, incik Dizlerinde, baldırlarında sızı kalmadı. Ö. Seyfettin 2) Bu bölümün yumuşak ve şişkin olan arka tarafı Birleşik Sözler baldır bacak baldır kemiği baldırpatlatan baldırsokan karabaldır … Çağatay Osmanlı Sözlük
çeribaşı — is., tar. 1) Alay beyi 2) Çingene topluluklarının başı Çok iyi giyinmiş ve süslenmiş bir çeribaşının yanında, yalın ayak, pis gömlekli bir baldırı çıplak gidiyor ve çeribaşı ile senli benli görüşüyordu. Y. K. Beyatlı … Çağatay Osmanlı Sözlük
sapı silik — sf., ği Kişiliksiz, başıboş, serseri, baldırı çıplak Rasih Bey söz dinletecek adam değil zaten. Sapı siliğin biri. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
çıplaklık — is., ğı Çıplak olma durumu Bugün bir ikinci moda da çıplaklıktır fakat bu bir sözde çıplaklıktır. H. E. Adıvar Birleşik Sözler baldırı çıplaklık … Çağatay Osmanlı Sözlük