- ikide bir
- ara sıra, sık sık tekrar
Beypazari ağzindan sözcükler. 2010.
Beypazari ağzindan sözcükler. 2010.
ikide bir — zf. Sürekli, ikide birde Ellerindeki mendilleri ikide bir yüzlerine götürmelerinden ağladıkları anlaşılıyordu. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
ikide birde — zf. İkide bir İkide birde barutla infilak akisleri geliyordu. Y. K. Beyatlı … Çağatay Osmanlı Sözlük
bir — is. 1) Sayıların ilki 2) Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı 3) sf. Bu sayı kadar olan Bir kalem. 4) sf. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı) Bir adam sizi arıyor. 5) sf. Tek Allah birdir. 6) sf. Beraber Hep biriz, ayrılmayız … Çağatay Osmanlı Sözlük
eli yatmak — (bir işe) eli alışmak Daha çatal ve bıçağı tutmasına eli yatmamıştı, ikide bir düşürürdü. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
iki — is. 1) Birden sonra gelen sayının adı 2) Bu sayıyı gösteren 2, II rakamlarının adı 3) sf. Birden bir artık Bir sokak başında kavga eden iki çocuğu ayırdı. H. Taner Birleşik Sözler iki anlamlı iki ayaklı iki başlı iki bir ikibuçukluk … Çağatay Osmanlı Sözlük
Gramática del turco — Contenido 1 Olmak Eylemi (Los verbos Ser y Estar) 2 Contenidos 2.1 Introducción 2.2 Partes de la oración … Wikipedia Español
nakarat — is., müz., Ar. naḳarāt 1) Bir şarkıda her kıtadan sonra tekrarlanan ve bestesi değişmeyen parça, kavuştak Şirket vapurları, bir şarkının nakaratı gibi ikide bir geçerlerdi. A. Ş. Hisar 2) mec. Çok sık tekrarlanan, bundan dolayı bıkkınlık vererek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
şarkı — is., müz., Ar. şarḳī 1) Tonlama değişiklikleriyle çeşitli duygular uyandıran uyumlu, ezgili insan sesleri dizisi 2) Klasik Türk müziğinde aşk üzerine söylenen, nakaratı ve ara nağmesi olan parça Şirket vapurları, bir şarkının nakaratı gibi ikide… … Çağatay Osmanlı Sözlük
teessür — is., esk., Ar. teˀeṣṣur 1) Üzülme, üzüntü Bunun üzerine Naim Efendi ikide bir teessürden boğulan bir sesle söylemeye başladı. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Duygulanım Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller teessür etmek teessür göstermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
tekere çomak sokmak — birinin yolunda giden işini aksatan, engelleyen davranışta bulunmak Neden ikide bir tekere çomak sokarlar? Neden kalkınma hamlesine bir tuğla da onlar koymazlar? H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük