- yalamak
- çocuk oyunlarında yapılan bir yanlışı geri alarak düzeltmek
Beypazari ağzindan sözcükler. 2010.
Beypazari ağzindan sözcükler. 2010.
yalamak — i 1) Bir şeyin üzerinden dilini sürüp geçirmek 2) Dilini gezdirerek bir şeyin üzerindekini almak Kara üzüm tıkınıyor ya, parmak uçlarına bulaşan görünmez balını, teker teker yalıyor. A. İlhan 3) mec. Sıyırarak, dokunarak geçmek Bir güneş parçası… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yalamak — töhmetlennek III, 89 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
mürekkep yalamak — öğrenim görmek Herhâlde aile terbiyemin, görgümün ve az buçuk mürekkep yalamış olmamın da bu Tanrı vergisini beslemekte tesiri olacaktır. R. N. Güntekin … Çağatay Osmanlı Sözlük
tükürdüğünü yalamak — tkz. verdiği sözden benliğini küçülterek geri dönmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
çanak yalamak — dalkavukluk etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
avucunu yalamak — alay umduğunu ele geçirememek Sen avucunu yalarsın! Beni daha fazla rahatsız etme, tamam mı? E. Bener … Çağatay Osmanlı Sözlük
LA'K — Yalamak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
yalgamak — yalamak. I, 253; II I, 306, 307bkz: yalwamak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
yalwamak — yalamak, III, 307bkz: yalgamak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
LAT' — Yalamak. * Ayağıyla bir kimsenin belinden aşağısına vurmak LAT (LUTÛ ) Yapışmak. * Ulaşmak, varmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük